İrfan Bayın

Rasûlullah (sav), suç işlediği İslam'ın ortaya koyduğu ve delil kabul ettiği ilkeler ile kanıtlanmış, suçu sabit olmuş insanı bile "başka yol bulup ceza uygulamamaya bakın" buyuruyor ve üstelik "suçluya" demek yerine "Müslümana" diyor. Sırf Müslüman diye suçu sabit olmuş bir suçluyu salıvermenin -elbette adalet zeval bulmayacak şekilde- yolunu aramayı tavsiye ediyor.

Biz ne yapıyoruz? "Kadının beyanı esastır!" diyerek sırf kadındır diye beyanını delil sayarak, suç işleyip işlemediğine bile bakma gereği duymadan ceza uyguluyoruz!

Biz ne yapıyoruz? Kendilerini sütten çıkmış ak kaşık gibi görmek isteyen birileri, "kesinlik ifade etmeyen" hukuki anlamda "delil" değeri bile olmayan bir takım zuhurata bakarak "Hmm, bu böyle olabilir" gibi bir zan ile kıyım yapıyoruz. Sonra da ben yaptım oldu, hak yerini buldu! Hadi oradan..!

Kürsülere, tv ekranlarına çıkınca Rasûlullah (sav)'in suçlulara bile ne kadar merhametli olduğunu anlatarak ağızlarından bal damlayanlar! Perde gerisinde zehir kusarsınız, ama size de kustuğunuz zehiri yedirip kendi zehirinizde boğarlar birgün! Ne masum canlar yaktınız, birbirlerine "Ben şu kadar adam attım, sen bana yetişemedin" diyen kurum ne amirleri gördük bu fani dünyada! Ortada adamız diye geziyorlar!

Düşmez kalkmaz, şaşmaz şaşırmaz adalet terazisini/mizanı kurduğu gün Allah, herkes kimin hakkına girdiyse o zaman görecek!

İrfan Bayın